Bu fotoğraf Anadolu’daki bir okulda çekildi. Köy okulu kapatıldığı için taşımalı eğitimle evlerinden uzak bir okula getirilen çocuklara, Milli Eğitim Bakanlığı’nın layık gördüğü yemek bu kadar! Gelişme çağındaki çocuklarımızı dengeli beslemediğimiz bir dönemde, onları hayatları boyunca devam edecek bir sınav yarışına sokacağız.
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç da Meclis’te bu fotoğrafı gündeme taşıdı ve iktidarın yüzünün kızarması gerektiğini söyledi.
Peki bu sürece nasıl geldik?
2021-2022 eğitim öğretim yılında 1 milyon 248 bin öğrencimiz taşımalı eğitim kapsamında. Bu öğrencilerimiz için 2022 yılı bütçesinden taşıma ve yemek yardım programı için 6,3 milyar lira kaynak ayrıldı. Taşıma ihaleleri her yılın Temmuz ayı sonu Ağustos ayı başında yapılıyor.
Gerçek Gündem’den Eğitim Uzmanı Ali Taştan’ın haberine göre AKP iktidarları boyunca yaklaşık 20 bin 243 köy okulu kapatıldı.. 2002 yılında 521 olan yatılı okul sayısı 286’ya düştü. Yatılı okulların sayısında %40,1, öğrenci sayısında ise %79,51 oranında azalma meydana geldi. 2002’de 278 binden fazla öğrenci yatılı okullarda eğitim görürken bu sayı 60 binin altına düştü. Köy okullarının ve yatılı okulların kapatılması sonucunda taşımalı eğitim kapsamındaki öğrencilerimizin sayısı arttı. 6 yaşındaki çocuklarımızı bile taşımaya başladık. Ancak son 4 yılda özel okullara 6,5 milyar ayrıldı.
Hal böyle olunca taşıma merkezlerindeki okullarda sorunlar artmaya başladı.
Çocuklarımız çoğunlukla yemekhanesi olmayan taşıma merkezlerindeki okulların koridorlarında yemek ihtiyacını karşılamaya çalışıyor. Öğrencilerimize reva görülen yemek ise içler açısı. Gelişim çağındaki çocuklarımıza sağlıklı ve dengeli beslenme yapabilecekleri tür ve miktarda yemek verilmiyor.
Öte yandan tam gün eğitim-öğretim yapılan okullarda ise 8:30’da başlayan dersler 15-16:30’da bitiyor. Okulların çoğunda öğle yemeği verilmiyor. Öğle yemeği verilen okullarda da fiyatlar çok yüksek olduğu için öğrencilerin çok azı yemek yiyebiliyor. Birçok aile çocuğuna sadece sandviç hazırlayabiliyor. Bir kısmı da maalesef bir lokma ekmek bile koyamıyor. Öğle saatlerinde bir devlet okuluna gittiğinizde koridor köşelerinde evden getirdiği beslenmesini toz toprak içinde yemeye çalışan çocuklar görüyoruz.
Sabahın 7’sinde hayata başlayan çocuklarımız akşama kadar aç susuz eğitim almaya çalışıyor. Ve biz bu çocuklarımızı sıralayabilmek için 12 yıl boyunca LGS, TYT, YKS gibi sınavlara hazırlıyoruz.
Salgın sürecinde yeteri kadar tablet dağıtılamadı.
Çocuklarımızın yemek ihtiyacı karşılanamadı.
Ancak özel okullara yaklaşık 6,5 milyar kaynak aktarıldı.
Mali durumu iyi olan aileler kendi çözümlerini kendiler buldu. Maddi yoksunluk çeken aileler ise kaderine terk edildi. Ülke genelinde 22.738.300 çocuk bulunuyor. Bu çocukların yüzde 33,7’si (7.662.807) maddi yoksunluk çekiyor. Başka bir ifade ile 7 milyon 600 bin çocuğumuz dengeli beslenemiyor. Maddi yoksunluk çeken çocuklarımızın çoğu aynı zamanda nitelikli eğitim imkanlarına da erişemiyor.
Milli Eğitim Bakanlığına göre ise her şey yolunda gidiyor. Her gün kütüphaneler, tasarım beceri atölyeleri açılıyor! Bakanlık mı, yoksa biz mi başak bir ülkede yaşıyoruz anlam vermekte zorlanıyoruz.
YAYIN İLKELERİ
———————-
YURTSEVERLİK.COM sitesi Türkiye’nin birlik ve beraberliğinden, hiçbir ayrım gözetmeksizin toplumsal barışın korunmasından, insanın en yüce varlık ve emeğin en yüce değer olduğu savından, demokrasiden, insan hak ve özgürlüklerinden, sosyal adaletin hakim kılınması düşüncesinden hareketle yayıncılık yapar. Sınırları bu noktalardan geçen ilkeler çerçevesinde sitede yazılarına yer verilen herkesten aynı sorumluluğu eksiksiz göstermelerini bekler. Dolayısıyla YAYIMLANAN YAZILARIN HUKUKİ SORUMLULUĞU TAMAMEN YAZARLARINA AİTTİR.
İLETİŞİM
———————-
f.sayliman@gmail.com