Ayvacık ilçesine bağlı Arıklı Köyü yakınlarında MTA tarafından başlatılan uranyum-toryum arama sondajlarına karşı yürütmenin durdurulması ve iptali talebiyle dava açıldı. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Nusratlı Köyü Kültür Turizm ve Dayanışma Derneği ve Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği’nin kurumsal, yörede yaşayan 40 kişinin ise bireysel dava açtığı maden arama faaliyetlerine karşı hukuki süreç başlatıldı.
Duvar’dan Seçkin Sağlam’ın haberine göre uranyum-toryum madeni arama sondaj çalışmaları, Ayvacık’ın Kıran Kolu Köyleri olarak bilinen bölgede gerçekleştiriliyor. Arıklı yakınlarındaki maden arama sahası, Nusratlı, Yeşilyurt, Kayalar, Çatlı, Tartışık, Dibekli, Güzelköy, Hasanobası, Ahmetçe, Sazlı, Kozlu, Büyükhusun, Demirci, Hüseyinfakı köyleri ile Küçükkuyu beldesini de tehdit ediyor.
Çanakkale’yi Edremit Körfezi’ne bağlayan sahil şeridinde bulunan, Babakale, Behramlı, Assos, Sokakağzı, gibi turizm faaliyetinin yoğun olarak yapıldığı bölgeye çok yakın olması sebebiyle de maden sondajı çalışmalarına tepki gösteriliyor. Sahil şeridi üzerinde bulunan köylerde ev pansiyonculuğu, butik otelcilik ve günübirlik tesislerle turizm faaliyetleri yürütülürken, uranyum sondajı sürecinin bölge turizmine zarar vereceği ifade ediliyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na karşı “Arama Ruhsatı İptal” davası ile 2017 tarihinde verilen ve 5 yıl süresi bulunan 71 hektar alana sahip arama ruhsatının iptal edilmesini istendi. Dava dilekçesinde, “İklim değişikliği ile mücadele strateji ve eylem planlarına, yutak alanların korunmasına ve iklim değişikliği ile mücadeleye yönelik Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve ulusal mevzuata aykırı bir şekilde hareket ederek maden arama ruhsatı vermiştir” denildi.
Sondaj faaliyetinin gerçekleştirildiği yer ve civarında yaşayan insanların sağlığına etkilerinin yanı sıra Kazdağları’nın flora ve faunasının, endemik bitki ve biyolojik çeşitliliğinin zarar göreceği belirtiliyor. Sondaj bölgesinde yer alan Gargara Antik Kenti’nin kültürel varlığının başlatılan sondaj çalışmalarıyla zarar göreceği belirtiliyor. Uranyum-Toryum, partikülleri ve radon sebebiyle toprak, yeraltı ve yer üstü sularının kirlenmesi nedeniyle bölgedeki bir diğer geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılığın olumsuz etkileneceği belirtilirken, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nden yapılan açıklamada, “Bölgede yaşayan kişiler için gelir kaynağı olan ekolojik turizmin olumsuz etkileneceği, gerçeği dikkate alınarak Arama Ruhsatının iptaline, öncelikle yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesini talep ettik” denildi.
Söz konusu davalardan ikincisi ise aynı gerekçelerle arama sondajı için “ÇED Kapsam Dışı” kararı veren Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na karşı açıldı. “ÇED Kapsam Dışı” kararının iptali talep edilen davalarla ilgili “Uranyum gibi oldukça tehlikeli bir madenin aranmasına olanak sağlayan arama ruhsatının, çevre üzerinde yaratacağı zararları görmezden gelerek verilen “ÇED Kapsam Dışı” kararının ve ormanlarımızın delik deşik edilmesine ve zehirlenmesine yol açacak kararların iptali için başlattığımız hukuk mücadelesini kazanacağız” denildi.
İLGİLİ HABER:
DR. AKİF AKALIN YAZDI- URANYUM MADENCİLİĞİNİN SAĞLIK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
YAYIN İLKELERİ
———————-
YURTSEVERLİK.COM sitesi Türkiye’nin birlik ve beraberliğinden, hiçbir ayrım gözetmeksizin toplumsal barışın korunmasından, insanın en yüce varlık ve emeğin en yüce değer olduğu savından, demokrasiden, insan hak ve özgürlüklerinden, sosyal adaletin hakim kılınması düşüncesinden hareketle yayıncılık yapar. Sınırları bu noktalardan geçen ilkeler çerçevesinde sitede yazılarına yer verilen herkesten aynı sorumluluğu eksiksiz göstermelerini bekler. Dolayısıyla YAYIMLANAN YAZILARIN HUKUKİ SORUMLULUĞU TAMAMEN YAZARLARINA AİTTİR.
İLETİŞİM
———————-
f.sayliman@gmail.com