29 Nisan 2024 - Hoş geldiniz

CUMHURİYET’İN 100.YILINDA GERİCİ KUŞATMA AZGINLAŞTI: CUMHURİYET’TEN GERİYE KIRINTI BIRAKMADILAR

Ana Sayfa » GÜNCEL » CUMHURİYET’İN 100.YILINDA GERİCİ KUŞATMA AZGINLAŞTI: CUMHURİYET’TEN GERİYE KIRINTI BIRAKMADILAR

Eklenme : 24.10.2023 - 9:47

CUMHURİYET’İN 100.YILINDA GERİCİ KUŞATMA AZGINLAŞTI: CUMHURİYET’TEN GERİYE KIRINTI BIRAKMADILAR

Cumhuriyet’in 100. Yılına günler kala ülke en tepeden en alta gerici kuşatma altında. Cumhuriyet’in ilerici değerleri bir bir budanırken laikliğin kırıntıları dahi süpürüldü.

Birgün’de yer alan habere göre çeşitli bahanelerle 100. Yıl kutlaması yapmamakta direnen iktidar, sınırlı sayıdaki kutlamalarda da Atatürk yerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Cumhuriyet yerine siyasal İslamcı rejimi öne çıkardı.

Hüda Par ve Yeniden Refah Partisi’nin de temsil edilmesiyle birlikte tarihin en gerici Meclis’i kurulurken yeni Kabine’ye Milli Eğitim Bakanı olarak atanan Yusuf Tekin karma eğitimi hedef aldı. Okullara velilerin itirazlarına rağmen ÇEDES Projesi adı altında imam atanmasının önü açılan düzenleme hayata geçirildi. LGBTİ bireyler, içki içenler, konsere gidenler, festivalde eğlenen gençler, ele ele gezen çiftler hedef tahtasına konuldu. İstanbul Valiliği’nin kamuya açık alanlarda, park ve sahillerde alkollü içki yasağı getirildi. Bir grup gerici azınlığın hayat tarzı, toplumun geri kalanına zorla dayatıldı. Valiliklerin hukuksuz kararlarıyla konser ve festivaller yasaklanırken İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmesiyle yetinmeyen gericiler 6284 sayılı Kadına Yönelik Şiddet Kanunu ve nafaka hakkının da kaldırılması için mücadele başlattı. İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarını bahane eden gericiler hilafet çağrısı yaptı.

Tarikatların bürokrasiden ticarete nasıl güçlendikleri görüldü. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş cuma gününün tatil olması tartışmaları başlattı. Başörtüsüne Anayasal güvence bahanesiyle kamuda çarşaf, burka, peçe gibi giysilerin de kullanılmasına yol açacak hükümleri içeren Anayasa Değişikliği Teklifi gündeme getirildi. Bütün bir toplumsal yaşam yukarıdan laiklik düşmanı, gerici bir yaşam tarzına mahkum edildi. Muhalefet partileri de Cumhuriyet’in ilerici değerlerine sahip çıkmadı. Muhafazakarların endişesin dert edinenler ülkenin dört bir yanını kuşatan tarikatların karanlığına da ses çıkaramadı. Cumhuriyetten geriye kalan ilerici birikim de iktidar ve gericilerin elinde tasfiye edildi.

∗∗∗

KONSERLER İPTAL EDİLEMEZ

Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği (MSG), Cumhuriyet’in 100. yılında konser ve etkinliklerin iptal edilmemesi gerektiğini bildirdi. MSG’den yapılan yazılı açıklamada, “İçinde bulunduğumuz coğrafya bir kez daha büyük bir trajedi ile karşı karşıya. Sivillere yönelik insanlık dışı saldırılar karşısında büyük bir üzüntü yaşıyor ve endişe duyuyoruz” ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, şunlar kaydedildi: “‘Yurtta sulh cihanda sulh’ ilkesini şiar edinmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılı’nı kutladığı günlerde, dört bir yanımızda yaşananlar hepimizi derinden yaralıyor, sarsıyor. Ancak tam da bu nedenle hem Avrupa’nın hem de Asya’nın bir parçası olarak güçlü, bağımsız, laik bir Cumhuriyet kurmuş ve bu günlere gelmiş olan değerini biliyor, 100. yılımızı gurur ve coşku ile kutlanmasının çok büyük önem taşıdığını düşünüyoruz. Ayrıca 100. yıl kutlamasının bağımsızlık savaşı veren tüm ülkeler için de bir umut ışığı olduğuna inanıyoruz.”

∗∗∗

KENDİ REKLAMINI YAPMA ÇABASI

Cumhuriyet’in yüzüncü yılına günler kala, İletişim Başkanlığı tarafından açıklanan 100’üncü yıl etkinlikleri programı dikkat çekti. Bir süredir 100’üncü yıla dair etkinliklerin içeriği merak edilirken açıklanan programda ‘Cumhuriyet’e ait hiçbir içerik yer almadı.  Etkinliklerde ‘‘Türkiye Yüzyılı’ vurgusuyla Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana geçen bir asır boyunca hayata geçirilen devrim niteliğindeki atılımlara yer verileceği’’ belirtilirken, ‘‘Türkiye’nin sağlıktan eğitime, teknolojiden savunma sanayine, dış politikadan kültür ve sanata kadar birçok alanda ivmelenen başarısının duyurulacağı’’ iddia edildi.    Kutlamalarda Cumhuriyet ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e dair vurgu yapılmaması ise sosyal medyada tepkilere neden oldu.

∗∗∗

HAMİLE DİYE KADRO DIŞI KALDI

Satranç oyuncusu Kübra Öztürk Örenli, hamile kaldıktan sonra milli takımdan fiilen çıkarıldığını duyurdu. Öztürk, bu süreçte milli takım bursunun da kesildiğini ve olimpiyatlara davet edilmediğini anlattı. Evrensel’in aktardığına göre Öztürk, “Hamile olduğumu öğrendiğimde eşim federasyonun PR işini yapan bir şirkette danışmanlık yapıyordu. O dönemde eşim hamile olduğuma dair tebrikler alıyordu. Sonra bir gece beni arayarak milli takım bursumu kestiklerini söylediler. Bana garip geldi çünkü yakın zamanda Azerbaycan’dan turnuvadan gelmiştim, iyi bir başarı elde etmişim” diye konuştu.

 Kübra Öztürk Örenli

∗∗∗

AKP, FİLİSTİN MİTİNGİ DÜZENLEYECEK

AKP İstanbul İl Başkanlığı tarafından, Cumhuriyet’in 100’üncü kuruluş yıldönümünden 1 gün önce, 28 Ekim Cumartesi günü Atatürk Havalimanı’nda “Büyük Filistin Mitingi” düzenlenecek.

İl Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada mitingin, “İsrail vahşetine dikkat çekmek” amacıyla gerçekleştirileceği belirtildi. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü kuruluş yıldönümünden 1 gün önce 28 Ekim Cumartesi günü Atatürk Havalimanı’nda yapılacak olan mitinge Cumhur İttifakı’nı oluşturan siyasi partilerin genel başkanlarının katılması bekleniyor. AKP İstanbul İl Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada mitinge AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ile DSP Genel Başkanı Önder Aksakal’ın katılımlarının beklendiği açıklandı.

∗∗∗

BAĞLILIK YEMİNİNE SORU ÖNERGESİ

Aydın Koçarlı’da İlçe Milli Eğitim Müdürü Osman Arıkoğlu WhatsApp paylaşımında Menzil cemaatinin yeni “şeyh”ine bağlılık yemini etti. CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, Arıkoğlu’nun cemaat bağlantısını ortaya koyan skandal paylaşımını TBMM gündemine taşıdı. Tezcan, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, şu sorulara yanıt istedi: Anayasa’nın laiklik ilkesini ihlal eden, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na aykırı hareket eden Aydın Koçarlı İlçe Milli Eğitim Müdürü hakkında Bakanlığınız tarafından bir soruşturma başlatılmış mıdır?”

Osman Arıkoğlu 

∗∗∗

KAHKAHA İLE GÜLMEYE KARŞILAR

Kamu kurumlarında hızla örgütlendiği bilinen Menzil Cemaati’nin dergisinde tartışma yaratacak ifadeler yer alıyor. Menzil’in Genç Okur isimli gençlik dergisinin Eylül ayı sayısının “nasihatler” bölümünde “Kahkaha ile gülmekten” kaçınılması gerektiği ifade ediliyor. Dergide, “Kahkaha ile gülmek manen kalbi öldürür” deniyor. Ayrıca dergide şaka yapılmaması gerektiği de şu şekilde anlatılıyor: “Şaka yapmaktan ve aşırıya gitmekten kaçınılması gerekir. Çünkü bu da kalbi manen öldürür ve onu zulmet kaplar. Bunu ancak kalbi nurlanmış kimse bilir. Kıbleye doğru abdest gidermekten de kaçınılması gerekir.”

 Muhammed Saki El Hüseyni

∗∗∗

LAİKLİK İLKESİNE AYKIRI

Ankara Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından önceki gün yayınlanan “Cumhuriyetimizin 100. yılı anma Programı” başlıklı programda etkinlikte yer alacak 5 liseden 4’ünün imam hatip lisesi olması ise dikkat çekti. Valilik tarafından yapılan duyuruda anma programının Yenimahalle Şehit Ömer Halisdemir Anadolu İmam Hatip Lisesi koordinatörlüğünde gerçekleştirileceği aktarıldı.

Konuya ilişkin açıklama yapan Eğitim Sen, “Türkiye’de eğitim sistemi en temel bilimsel ilkelerden ve laik eğitim anlayışından hızla uzaklaşırken, uzun süredir dini kurallara göre yeniden biçimlendirilmeye çalışılmaktadır. Toplumsal yaşamın bütün alanlarında olduğu gibi, eğitim sisteminde de ‘tek din, tek mezhep’ anlayışına dayalı siyasal-ideolojik kuşatma yaşanmaktadır” dedi.

Toplumsal yaşamı ve eğitim sistemini tamamen dini söylemler üzerinden biçimlendirme uygulamalarına her geçen gün yenilerinin eklendiğine dikkat çekilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:  “Bu durumun son örneği Cumhuriyetin 100. Yılı kutlamaları ile ilgili olarak gündeme gelmiştir. Ankara Valiliği ve Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından Cumhuriyet’in 100. Yılı kutlamaları bir kutlama programı olmaktan çok, laiklik ilkesine aykırı olarak, resmî kurumlar tarafından düzenlenen bir ‘dini etkinlik’ olarak planlamıştır. Cumhuriyetin 100. Yılı kutlamalarını da dini etkinlik haline getirmek istemesi, laiklik ilkesine temelden aykırıdır ve kabul edilemez bir durumdur.

Devletin bütün inanç, kimlik ve dünya görüşleri karşısında eşit mesafede ve tarafsız olması gerekirken, sadece belli bir inanç sisteminin kurallarını ve değerler sistemini her fırsatta gündeme getirerek tüm topluma dayatması kabul edilemez. Eğitim sisteminin ve toplumsal yaşamın bütün alanlarının, iktidarın siyasal-ideolojik çizgisine göre biçimlendirilmek istenmesi ve kamu kurumlarının bu amacı gerçekleştirmek için seferber edilmesi doğru değildir.

∗∗∗

CUMHURİYET’İ DE AŞAN POLİTİK PERSPEKTİF ŞART

Akademisyen Gökhan Bulut, Cumhuriyet’in 100’üncü yılında AKP iktidarının laiklik ve Cumhuriyet karşıtı tutumunu BirGün’e değerlendirdi. Bulut, “Bir taraftan cumhuriyetin evrensel değerleri eleştirildi diğer taraftan “Kemalizmin geriletilmesi” amacıyla Türkiye’deki kazanımlara karşı bir girişim söz konusu oldu. Bu amaca sahip tüm aktörler de böylesi bir politik hatta çekildi” dedi. ‘Bugüne gelindiğinde AKP iktidarı ile beraber Cumhuriyet’in 100’üncü yılında halk egemenliği ve laiklik kazanımlarının neredeyse bütün uygulamaları Cumhuriyet’in içeriğinden çıkarıldı’ diyen bulut şu ifadelere yer verdi: “Dolayısıyla bu koşullarda ortada, anladığımız anlamda bir Cumhuriyet de kalmaz. Bu nedenle halk egemenliğinin ve laikliğin tasfiyesi Türkiye’de başka bir rejim tarif etmemizi gerektiriyor.  AKP iktidarı 1990’lar sonrasında yükselen neoliberalizmle gericiliği buluşturup, neoliberalizmi halk egemenliğinin karşısına, gericiliği de laikliğin karşısında dikti. Çevresindeki bütün politik aktörleri de bu uğurda hareket ettirmeyi başardı. Ancak yetmedi, bu aktörlerle işi bitince onları da tasfiye etmeye başladı. Sonunda da özgün bir burjuva fraksiyonu olarak tüm gücünü Cumhuriyet’in yaslandığı iki temel değerin ortadan kaldırılması için kullandı” Bulut, AKP iktidarının gerici politikalarının durdurulamamasına da dikkat çekti şöyle konuştu: “Gerek CHP’nin gerek sosyalistlerin laiklik ve halk egemenliğine aynı anda sahip çıkamaması AKP’nin hegemonyasını artırdı. Bu süreçte de muhalefetin unsurları bu tehlikeyi ya görmedi ya da görmezden geldi. Bütün bu gidişata rağmen toplumsal mücadeleler içerisinde yer alan aktörler laikliğe ve halk egemenliğine olan talebini yükseltmeye devam ediyor ancak şu anda ama hem hala eksikli hem de biraz geç kalınmış görünüyor. Bu sebeple artık Cumhuriyet’e yaslanan ancak onu da aşan ideolojik ve politik bir perspektif gerekiyor. Cumhuriyet’i hem sınıfsal hem de politik olarak aşmayı amaçlayan bir hedef şart. Öte yandan Meclis muhalefetinin böyle bir perspektifi yok. Özellikle CHP’de bu ihtiyacı gören ve yanıt veren değil aksine bu ihtiyacı artıran bir anlayış olduğunu görüyoruz. Diğer aktörler için ise biraz daha zamana ihtiyaç var.”

Akademisyen Gökhan Bulut

Benzer Haberler

Facebook'ta Biz

Çanakkale Rent a Car Banka Kredisi diş rehberi Bozcaada Otelleri Bozcaada Otelleri Bozcaada Pansiyonları