FUKUSHİMA NÜKLEER SANTRALI ENKAZI
JAPONYANIN BAŞINA DERT OLMAYI SÜRDÜRÜYOR
Bilindiği gibi Japonya’nın FUKUSHİMA Nükleer Santrali günümüzden on yıl önce 2011 yılı mart ayında meydana gelen deprem nedeniyle büyük hasar görmüş ve çalışamaz hale gelmişti.
Nükleer Santralin çevrede yarattığı ve on yıldır çözümlenemeyen büyük sorunlar hala ortada dururken, en önemli ayrıntılardan biri olan radyoaktif tritium ile kirlenmiş bir milyon tonun üzerindeki suyun henüz tahliye edilememesi, sert tartışmaların konusu olmayı da sürdürüyor.
JAPAN TIMES gazetesinin dünkü web sitesinde yer alan habere göre, radyoaktivite ile kirlenmiş suyu muhafaza eden tankların, olaydan bu yana geçen on yıldır boşaltılamaması nedeniyle, soğutulma işlemi süren reaktörden gelen radyoaktivite ile yüklü yeni suyu depolandığı tanklar da ayrı bir sorun oluşturmaya başladı.
On yıl sonra bile soğutma süreci hala devam eden reaktörden gelen ve çok sayıda radyoaktif element ihtiva eden su, önce bazı elementlerden tasfiye edilip geniş bir alana yayılan tanklarda muhafaza ediliyor. 2019 itibariyle yaklaşık bin tankta toplam 1.2 milyon ton dolayındaki radyoaktivite ile kirlenmiş suyun oluşturduğu sorun bir türlü çözüme kavuşturulamadı. Suyun daha ileri tasfiye sisteminden geçirilerek mi, yoksa başka bir işlem uygulanmadan mı Okyanusa akıtılması konusunda, günümüze değin somut bir karar verilemedi. Ancak yeni su depolama tanklarının kurulacağı alanlar tükenince, suyun bir şekilde tasfiyesinin zorunlu hale geleceği ifade ediliyor.
Santralin sahibi TEPCO şirketi ve Japon hükümeti, reaktörlerden gelmeye devam eden suların kurulu tank kapasitesini aşmaya yakın olmasından dolayı, mevcut suyun Okyanus’a akıtılmasından başka çare kalmadığını ifade ediyorlar. Hem şirket yetkilileri, hem de Japon Hükümeti, su dolu tankların bu haliyle muhafazasının muhtemel bir deprem durumunda daha büyük felaketlere yol açacağı konusunda çağrıda bulunuyorlar.
Öte yandan şirketin ve hükümetin önerdiği yöntem uygulanırsa, tanklardaki en tehlikeli radyoaktif madde olan tritium ve diğer radyoaktif izotopların denize karışacak olması, bölge halkının en önemli geçim kaynağı olan balıkçılığı tehdit ediyor.
Öyle anlaşılıyor ki, Fukushima Nükleer Santralı enkazı hem bölge halkına, hem de hükümete daha uzun yıllar büyük bedeller ödetmeyi sürdürecek. (DIŞ HABERLER)
