Türkiye’de konser, festival ve tiyatro gibi sanat faaliyetlerine dönük yasaklara her gün yenisi ekleniyor. Kimi sanatçıların konserleri ve festivaller valiliklerin “Uygun görülmediği” kararları ile yasaklanırken, AKP belediyeleri ise, konser ve festivaller düzenliyor. Son 4 ayda her yıl düzenlenen en az 17 konser ve festival etkinliğine izin verilmedi.
Konserleri valilikler tarafından yasaklanan sanatçılardan biri de İlkay Akkaya. Akkaya’nın, Adana’da 30 Ağustos, Mardin’de 24 Eylül ve Urfa’da ise 25 Eylül tarihlerinde vereceği konserlerin valilikler tarafından yasaklanması, 1990’lı yıllardaki konser yasaklarını hatırlattı. 1990’lı yıllarda 10 yıl boyuna konser vermesi yasak olan Akkaya’nın, son 10 yıldır AKP’li belediye ve kültür merkezlerinde konser vermesi engelleniyor.
Mezopotamya Ajansı’ndan Emrullah Acar, yasaklara rağmen 33 yıldır şarkılarını sahnelerde seslendiren Akkaya ile konuştu.
‘ŞU AN VE 1990’LI YILLAR ARASINDA BİR FARK GÖREMİYORUM’
Konser yasaklarının insan hayatına müdahale olduğunun altını çizen Akkaya, “İnsanların yaşam hayatına müdahale etmek istiyorlar, oradan bir toplum mühendisliği yürütmek istiyorlar. Bizim ya da yasaklanan bütün konserler açısından insanların bir araya gelip, birbirlerini tanıyıp dertleşmelerinden de çok korkuyorlar. Bu yasakların temelinde insanların bir araya gelmesini engellemek var” dedi. Konserlerinin 1990’lı yıllarda 10 yıl boyunca yasak olduğunu hatırlatan Akkaya, “Ben şu an ve 1990’lı yıllar arasında bir değişiklik göremiyorum. 1990’lı yıllara tam anlamıyla dönmüş durumdayız. Fakat bunun acıklı tarafı toplumun büyük bir kesiminin bu yaşananlardan haberi yok. Gerçek bir habercilik olmadığı için toplumu manipüle edecek bilgiler servis ediliyor. Bu yüzden gerçek algısı değişmiş bir toplumdan olumlu tepkiler beklemek gerçekçi olmaz. Bununla da mücadele etmemiz gerekiyor” diye konuştu.
‘İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE KARŞI BİR SALDIRI’
Konser yasakları giderek artarken, AKP ve ona yakın bir yerde duran kurum kuruluşların konser ve festivaller düzenlediğini dile getiren Akkaya, “Güvenlik gerekçesi ile bir konserin yasaklanması kolluğun zafiyetini gösterir aslında. Bu İçişleri Bakanlığı’nın bir zafiyeti. Güvenliği sağlamak zorundalar. Suç oluşmadan bu tarz bir yasaklama yapmak hukuk dışı. Eğer başka konserlerimde suç oluştuysa, benim şu an serbest gezmem de mantık dışı. Tamamıyla ifade özgürlüğüne karşı bir saldırı bu yasaklar” ifadelerini kullandı.
‘HER ŞEY İYİ OLACAK’
Toplumun birçok farklı kesimlerine karşı “tecrit” uygulandığını vurgulayan Akkaya, devamında şunları söyledi: “Bu yasaklamaları topyekun değerlendirmek lazım. Sadece konser yasaklama sanatçılar ile ilgili değil her alanda kendini ifade etmek isteyen; bu görünüşü ya da düşüncesi ile olsun fark etmez herkese dönük bir saldırı. Sadece konser yasakları ile ilgili değil toplumun üstünde birçok farklı yasak var. Bir toplum mühendisliği yürütülüyor.
Sert bir dönemece girdik. Seçim atmosferine doğru giderken yapmamız gereken en temel şey temel insan hakları kavramında, temel insan haklarına saygı duyan herkesin biram önce yan yana gelmesi gerekir. Önce bunu yapmamız gerekir. Ben her zaman şuna inanıyorum. Bir şarkımda şunu söylemiştim; yitirme sakın cesaretini, güneşin olsun gönlünde, her şey iyi olacak. İyi olmasa bile iyi olması için mücadele eden insanlarız bizler. Cesaretimizi kaybetmeyeceğiz. Birlikte mücadele eder ve yan yana gelirsek mutlaka biz olmasak bile çocuklarımıza devredeceğimiz bir gelenek ile güzel bir dünya kuracağız.”
