25 Nisan 2024 - Hoş geldiniz

İSMAİL KEMANKAŞ YAZDI- TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ NASIL HATIRLANDI?

Ana Sayfa » TARIM » İSMAİL KEMANKAŞ YAZDI- TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ NASIL HATIRLANDI?

Eklenme : 18.04.2021 - 10:55

İSMAİL KEMANKAŞ YAZDI- TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ NASIL HATIRLANDI?

 

Son günlerin popüler konusu, elde kalan veya depolarda çürümeyi bekleyen  patates ve soğanın TMO (Toprak Mahsulleri Ofisi) eliyle satın alınarak ücretsiz biçimde muhtaç ailelere dağıtılması… Her konuda olduğu gibi bu da siyasetin sıcak gündemi arasına girdi.

Sonunda Cumhurbaşkanı bizzat açıklama yaparak, elde kalan patates ve soğanın üreticiden alınıp dağıtılması talimatını verdi. Bu arada uzun süreden beri elde kalan ürünün çürüdüğü ve satışa sunulamayacağı iddiaları sürerken, bu kez de patates ve soğanın “aracı” depolarından mı, bizzat çiftçiden mi alınacağı sorusu ortaya çıktı. Bu konuda da bir açıklama yapılmadı. Buradan hareketle gerçek görevi hububat ürünleri ve afyon ile sınırlı olan, gerektiğinde diğer ürünlerin alınıp kendi tesislerinde saklanması da görevleri arasında bulunan,  bana altmışlı yılların 2.Lig’deki Topraksporu’nu da hatırlatan, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin kuruluşunu ve de misyonunu sizinle paylaşmak istedim.

Bu özel kurumun Cumhuriyet’in ilk yıllarında oluşturulduğunu, yani “Eski Türkiye” nin bir ürünü, ancak Sayıştay aracılığıyla denetlenebilen ve özerklik esasına göre görev yapan bir kurum olduğunu, gerektiğinde bu tür üretici/tüketici sıkıntılarında görev yapma yeteneğini üzerinde taşıyan bir kurum özelliğinin de altını çizmek istedim. Özetle; özerk olarak hareket ettiğinde ve ilgili bakanlık tarafından göreve davet edildiğinde bu hizmeti tek başına verebilecek bir yetkiye sahip olan Toprak Mahsulleri Ofisi’nin öyküsünü anlatarak Cumhuriyetin bize kazandırdıklarına bir örnek daha vermeyi amaçladım.

TMO, savaşlar, krizler ve yükselen buğday fiyatları

Birinci Dünya Savaşı’nın yaşandığı ülkelerdeki sanayi tesislerinin büyük kısmı yok olmuştur. Savaş sonrasında tarıma yönelmeyi zorunlu kılan bu durum sonucunda tarımsal üretim hızla artar. Özellikle buğday stokları büyüyerek dış piyasada amansız bir rekabet baş göstermiş, 1928 sonrasında birçok ülkede buğday fiyatlarının aşırı düşmesi ile de büyük bir ekonomik kriz çıkmıştır.

Bu gelişme üzerine T.C. Hükümeti 10 Temmuz 1932 tarihinde yürürlüğe giren 2056 sayılı kanunla T.C. Ziraat Bankasını buğday alımıyla görevlendirir. Ziraat Bankası 1932 ve 1933 yıllarında çoğu Orta Anadolu’da olmak üzere muhtelif alım merkezleri açar.  Bu faaliyetler sonucunda buğday üretimi de artar. Bu arada yoğunlaşan İkinci Dünya Savaşı belirtileri,  Ziraat Bankası’nda Buğday Masası Şefliği adı altında bir birim tarafından yürütülen işlerin, oluşturulacak başka bir kuruluşa devredilmesini zorunlu kılar.

Bu noktadan hareketle, Celal Bayar’ın başbakanlık döneminde Hükümet bir karar alarak, 13 Temmuz 1938 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3491 sayılı kanunla iktisadi devlet teşekkülü niteliğinde ve buğday işleri ile iştigal etmek üzere TMO kurulur ve 9 milyon 620 bin 514 lira ödenmiş sermaye ile faaliyete geçer. Bu kanunla, TMO’ya; buğday fiyatlarının üreticiler bakımından normalin altına düşmesinin ve tüketici aleyhine yükselmesinin engellenmesi, buğday piyasasının korunması ve düzenlenmesi, gerektiğinde buğday ithalatı ve ihracatı yapması, dünya buğday üretimi ve hareketlerini takip etmesi, gerekli görülecek yerlerde un ve ekmek fabrikaları kurması, uyuşturucu maddelerle ilgili devlet tekelinin yürütülmesi gibi görevler verilir. TMO’nun bugün limanlar ve yoğun üretim alanları dikkate alınarak imal edilmiş çeşitli cins ve tonajlarda yurt sathında 4 milyon ton civarında kapasiteye sahip kapalı deposu mevcuttur. Bugünkü sermayesi 2.050.000.000 TL olup (bol sıfırdan dolayı okuyamadım), tamamı Devlete aittir.

TMO’ya 27 Ekim 1939 tarihinde arpa ve yulaf, 28 Kasım 1940 tarihinde çavdar, 25 Nisan 1941 tarihinde mısır, 13 Ağustos 1941 tarihinde de başta pirinç olmak üzere; bitkisel ve hayvansal yağlar, et ve balık, yonca tohumu ve bakliyat alımı görevleri verilir. İkinci Dünya Savaşı’nın hüküm sürdüğü yıllarda ve sonrasında TMO, benzin, otomobil lastiği, et kavurması, margarin ve kahve gibi maddelerin tedarik ve dağıtımını da yürütmüş, 3 Ağustos 1943’te nohut, akdarı, fasulye, mercimek, bakla ve börülce, 31 Ekim 1947’de susam alımı ile görevlendirilmiştir.
28 Ağustos 2006 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile fındık alımıyla da görevlendirilen TMO’nun bu görevi,14 Temmuz 2009 tarihli Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlükten kaldırılmasıyla sona erer!

Bu bilgiler ışığında, bu kurumun günümüzde neden atıl kaldığı da ilginç bir konu olarak karşımızda duruyor.

Benzer Haberler

Facebook'ta Biz

Çanakkale Rent a Car Banka Kredisi diş rehberi Bozcaada Otelleri Bozcaada Otelleri Bozcaada Pansiyonları