1 Haziran itibariyle Coronavirus salgınında yeni döneme geçilirken salgın tedbirleri kademeli olarak kaldırıldı. Salgında kapalı olan Kur’an kursları da İl Hıfzıssıhha Kurulları’nın onayıyla açılmaya başlandı. Kur’an kurslarının açıldığı yerlerde vaka çıkması durumunda filyasyon ekipleri takip çalışması yapıyor.
Bolu’daki filyasyon ekipleri de son bir haftadır Kur’an kurslarından gelen vakaları takip ediyordu. Filyasyon ekibinde yer alan Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası Merkez Yürütme Kurulu üyesi Mihriban Yıldırım da gelen bildirimlere göre takip çalışması yürütüyordu.
Artı Gerçek’ten İsa Uğur Erdoğan’ın haberine göre filyasyon ekibi en son gittikleri Diyanet’e bağlı Bolu Merkez Bölge Yatılı Kur’an Kursu’nun sorumlusundan kursun kapasitesinin Bolu İl Hıfzıssıhha İl Kurulu kararıyla ilk önce yüzde 30, sonrasında ise yüzde 50 kapasite ile eğitime izin verilmesiyle vakaların görüldüğü cevabını aldı.
Daha da ötesi filyasyon ekibi vaka takibi yaptıkları bir evdeki çocuğun tarikata bağlı bir yurda gönderildiği bilgisini aldılar. Fakat yurtta denetim yapılamadı. Vakanın öğrenildiği Bolu Özel Hüseyin-Satı Eke Ortaokul Erkek Öğrenci Yurdu filyasyon ekibinin durumdan haberdar olmasının ardından boşaltıldı.
Mihriban Yıldırım yüz yüze eğitim tartışmaları bir yandan sürerken Kur’an kurslarına yönelik ayrıcalıklı kararlar alındığını, cemaat ve tarikat yurtlarının ise denetlenemediğini ifade etti.
‘KURAN KURSLARINA AYRICALIK TANINIYOR’
Yıldırım, “Bolu’da filyasyonda bir ay görevlendirildim. Benim gittiğim yatılı bölge Kur’an kursuydu. Ama ilde farklı vakalar bildiriliyor. Haziran’dan beri İl Hıfzıssıhha Kurulu yatılı Kuran kurslarının eğitime devam edebileceğini açıklandı. İllerde de buna göre düzenleme yapılmış. Kursun sorumlusu olarak gördüğümüz kişi ilk önce yüzde 30 kapasiteye izin verildiğini, yüzde 50’ye çıkardıklarında ise vakaların görülmeye başladığını söyledi. Neye göre belirlediklerini bilemiyoruz. Kurul’un görevi sonuçta pandeminin yayılmasını engellemek, halk sağlığının korunması için önlemlerin alınmasını sağlamak. Ama Kur’an kurslarına bu konuda bir ayrıcalık tanımış gözüküyor” dedi.
EKİPLER İÇERİ SOKULMADI, TUTANAK TUTULDU
Kur’an kurslarının kayıtlı ve İl Hıfzıssıhhanın onayıyla faaliyet yürüttüğünü dolayısıyla takip edilebilir olduğunu belirten Yıldırım, Süleymancı olduğunu öğrendikleri bir tarikat yurdunda yaşananları ise , “Ekiplerimiz pozitif bir çocuğa evinde ziyarete gidiyorlar. Aile, çocuğun bir yurtta kaldığını söylüyor. Bu yatılı özel ortaokula bağlı erkek öğrenci yurdu. Oradaki mahallelilerden yurdun bir tarikata bağlı faaliyet göstermiş olduğunu öğrenmiş olduk.
Okul müdürü yurdun faaliyet göstermediğini, herhangi bir çocuğun kalmadığını söyledi. Çünkü denetime tabi bir yurt değildi. Ekiplerimiz bu nedenle içeri sokulmadı. Bununla ilgili tutanak tutuldu. Okul müdürünün beyanı yurtta kimsenin olmadığı yönündeydi. Ama biz yurdun hızlıca boşaltıldığını öğrenmiş olduk. Hem yasa dışı bir şekilde faaliyet gösteriyorlar. Hem de pozitif vaka çıktığında buna yönelik tarama yapılmasına engel oldular. Tarikatın Süleymancılar olduğunu bölgedeki insanlar ifade ediyor” şeklinde anlattı.
‘KUR’AN KURSLARI VE TARİKATLAR PANDEMİDE EĞİTİM BOŞLUĞUNU FIRSATA ÇEVİRDİ’
“Milli Eğitim’e bağlı okullar yüz yüze eğitime hazır hale getirilmezken Kur’an kursları haziran ayından beri il hıfzıssıhha kurullarının kararıyla yatılı eğitimlere devam etti. Yüz yüze eğitimin başlayabilmesi için yeterli ve gerekli önlemler alınamazken nasıl oluyor da Kur’an kursları yatılı şekilde faaliyet verebiliyor” sorusunu soran Yıldırım; “Sonuçta, Kur’an kursları il hıfzıssıhhanın onayıyla, tarikatlar da denetimsiz olarak pandemide eğitim boşluğunu fırsata çevirmiş durumda” dedi.
Benzer Haberler
Facebook'ta Biz