Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan kısımlar şu şekilde:
-Eğer insansak, yüreğimiz ne diyorsa dudaklarımızdan da aynı şey çıkmalı. İnsanların inançları dolayısıyla ötekileştirilmesi asla kabul edebileceğimiz bir şey değil.
-Biz özgürlükçü bir partiyiz, yasakçı bir parti değiliz. Bir daha söylüyorum, biz özgürlükçü bir partiyiz, yasakçı bir parti değiliz.
-Tek isteğim var. İnançlar siyasete mal edilmesin
SOMA
-301 madenci hayatını kaybetti. Adalet yerini buldu mu? Hayır. Hala adalet arayan aileler var. Soma faciasını unutmayacağız. 5 yıl geçti. 5 yıl içinde ne oldu biliyor musunuz? 299 madencimiz daha hayatını kaybetti. Niye unutmuyoruz 301 madencimiz aynı anda öldüğü için. Ama yaşanan süreçte bir o kadar da madenci yaşamını yitirdi. O alınterini yüceltmek zorundayız. O alınterinin ne kadar değerli olduğunu bilmek zorundayız. Helal para için yerin metrelerce altına iniyorsunuz.
“ECZACILARA İHTİYACIMIZ VAR”
-İstanbul’da 8 bin 800 eczacımız var. Bizler bu eczacılarımızdan görev bekliyoruz. İnsan hayatının ne kadar değerli olduğunu bilen sizlersiniz. Yeni bir reçeteye ihtiyacımız var, yeni bir güzelliğe ihtiyacımız var..Birileri milletin iradesiyle oynadı, Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını elinden aldı. Bu mağduriyeti gidereceklerin başında 8 bin 800 eczacı da gelmektedir.
“SAVCI TALİMAT MI ALDI?”
-Yeniçağ Gazetesi’nin saygıdeğer yazarlarından Yavuz Selim Demirağ 7 kişinin saldırısına uğradı, öldüresiye dövüldü. Kendisini hastanede ziyaret ettim. Hangi gerekçeyle yapıldı? Failleri serbest bırakıldı. Öldürülmesi mi gerekiyordu? Kim azmettirdi? Sahte plakayla niçin geziyorlardı. Korkarım ki üstü örtülecek. Savcıya sormak gerekiyor. Senin çocukların, eşin sopalarla dövülseydi ne olurdu? Sopayla insanları linç etmeye kalkmak ne zamandan beri serbest bırakmak oldu? Acaba bir yerlerden talimat mı aldı bu savcı? Bunu araştıracağız.
ÇİFTÇİLERE MESAJ
-Bugün aynı zamanda Dünya Çiftçiler Günü. 17 yıllık AK Parti iktidarında 33 milyon 90 bin hektarlık alan çiftçiler tarafından ekilmiyor. Niçin? Ektiklerinin karşılığını alamıyorlar. Her şey dışarıdan ithal ediliyor. Çiftçi perişan vaziyette. Elektrik, gübre, ilaç, su fiyatları çiftçinin ürünü ekmesine fırsat vermiyor. Milli gelirin %1’inin çiftçimize destek olarak verilmesi gerekirken bu oran verilmiyor.”
ENGELLİLER HAFTASI
-Engelliler Haftası. Bütün engellilerin birleşmesi lazım. Biz sizin hakkınızı savunuyoruz, siz karşı cepheye geçiyorsunuz. Ondan sonra da ağlıyorsunuz. Ağlamayacaksınız. Hakkınızı sonuna kadar savunacaksınız. Hakkınızı savunanların yanında olacaksınız.
CUMARTESİ ANNELERİ
-Tam 24 yıldır Cumartesi Anneleri çocuklarını arıyorlar. Ne oldu bunların çocuklarına? Bir daha çocuklarından haber alamadılar. Her siyasi görüşten anneler olduğunu da ifade edeyim. Oğlumuzun kemiklerini verin diyorlar. Bari gidip Fatiha okuyalım diyorlar. Bunu istiyorlar. Buna bile tahammül edilemedi. Biber gazıyla, copla bu anneleri dağıttılar. Devlette söz sahibi olanların bu annelerin talepleri yerine getirmesi gerekmiyor mu? Sen burada oturma deyip copluyorlar. Hangi ahlak bu annelerin üzerine sopayla gider? Annenin siyasi görüşü olur mu? Anne bu anne. Nasıl oluyor da bu anneleri dövmek için eliniz copla havaya kalkıyor.Berfo Ana. Bütün hayatı oğlunu bulmakla geçti. Berfo Ana’nın vebali kimin boynuna? Bütün annelere sesleniyorum. Bunu yapan iktidar sahiplerinde vicdan, ahlak, inanç var mı? Yazık değil mi? Oturmalarına bile izin verilmiyor. Hani sen demokrattın? Hani faili meçhullere karşı mücadele edecektik? Bir anne tekmelenmez, coplanmaz, el kalkmaz, cop kalkmaz, dövülmez. Yapılacaksa yapılacak tek şey vardır. Saygı duymak.
“HALKINA YALAN SÖYLEYENDEN CUMHURBAŞKANI OLMAZ”
Milyonlarca ailenin çocukları işsiz. İntiharın eşiğine gelenler var. Ruh halini acaba iktidar sahipleri biliyor mu? Çocukları pantolon alamadı diye intihar eden babanın acısını duydular mı? Çocuğuna harçlık veremeyenin ruh halini biliyorlar mı? Çocuğu yatağa aç giren bir annenin ruh halini iktidar sahipleri biliyor mu? “Yetki verin dolarla, faizle nasıl mücadele edileceğini göreceksiniz” diyordu. Nasıl mücadele ettiler? Halkına yalan söyleyenden Cumhurbaşkanı olmaz.
YAYIN İLKELERİ
———————-
YURTSEVERLİK.COM sitesi Türkiye’nin birlik ve beraberliğinden, hiçbir ayrım gözetmeksizin toplumsal barışın korunmasından, insanın en yüce varlık ve emeğin en yüce değer olduğu savından, demokrasiden, insan hak ve özgürlüklerinden, sosyal adaletin hakim kılınması düşüncesinden hareketle yayıncılık yapar. Sınırları bu noktalardan geçen ilkeler çerçevesinde sitede yazılarına yer verilen herkesten aynı sorumluluğu eksiksiz göstermelerini bekler. Dolayısıyla YAYIMLANAN YAZILARIN HUKUKİ SORUMLULUĞU TAMAMEN YAZARLARINA AİTTİR.
İLETİŞİM
———————-
f.sayliman@gmail.com