27 Nisan 2024 - Hoş geldiniz

KORONA GÜNLÜKLERİ…MESİHA İREHAN YAZDI- STOCKDALE PARADOKSU

Ana Sayfa » HAYATIN İÇİNDEN » KORONA GÜNLÜKLERİ…MESİHA İREHAN YAZDI- STOCKDALE PARADOKSU

Eklenme : 01.05.2020 - 21:37

KORONA GÜNLÜKLERİ…MESİHA İREHAN YAZDI- STOCKDALE PARADOKSU

 

Bu sabah uyandım ve pencereyi açıp dışarı baktım.

Kafamdan yine aynı soru geçti: Tecrit hali olmasaydı bugün ne yapıyor olacaktım?

En çokta güneşli havalarda derin bir iç çekmesi yaşatıyor bu soru bana.

“Birlikte kahve içip uzun uzun sohbet etmeyi özledim” dedim yakın arkadaşıma.

“Ben de özledim” dedi.

Bir arada olmak ne büyük zenginlikmiş.

Gece ve gündüz birbirine karışmış durumda. Daha doğrusu gece ve gündüz yok, akıp giden bir zaman var sadece. Mahkumların kalan günlerini tamamlaması gibi bir şey. İşin kötüsü geriye kaç günümüz kaldı onu da bilmiyoruz.

Televizyon ekranlarından sürekli yayınlanan vaka ve ölenlerin sayılarını izliyoruz. Her biri bir sayı olarak görünen bu insanlar artık yok. Biz de o rakamlara dahil olacak mıyız? Belli değil. Dağınık köy evleri gibi kafamın içi. “İyi ki kitaplar var.” diyorum sehpanın üzerindekilere elimi uzatırken.

Stockdale Paradoksunu okudum dün gece.

Vietnam savaşında esir düşen Amerikan askerleri Hanoi hapishanesine getirilir. Amiral Stockdale hayal gücünün sınırlarını zorlayan işkencelerin uygulandığı bu hapishanede tam yedi buçuk yıl kalır. Stockdale yalnız değildir, kendisi gibi Amerikan askeri olan yüzlerce esirle beraberdir. Amiral Stockdale aynı zamanda hapishanede bulunan en yüksek rütbeli subaydır.

Sonunu bilmeden ve umudunu kaybetmeden hayatta kalan Stockdale süreç bittiğinde işkence yuvasından sağ kurtulabilmiştir.

Amiral döndüğünde ona en çok “ Hayatta kalmayı nasıl başardın?” sorusunu sorarlar.

Stockdale’nin cevabı:

“ Hiçbir zaman inancımı kaybetmedim. Esaretten kurtulacağıma dair hiçbir şüphe beslemediğim gibi, hürriyetime kavuştuktan sonra esaretim esnasında kazandığım deneyimimi hayatımın geriye kalan bölümünde güçlendirici bir unsur olarak kullanacağımı düşündüm ve hayal ettim”

Bu cevabın ardından gelen ikinci soru:

“Peki kimler başaramıyordu?

Amiralin cevabı şuydu:

“ Çok kolay, iyimser olanlar. Her şeyin iyi olacağını düşünenler. Çünkü onlar, Noele kadar buradan kurtuluruz, noel gelip geçiyor ama onlar kalıyordu. Bu sefer Paskalya’da kurtuluruz diyorlardı, Paskalya gelip geçiyor yine orada kalıyorlardı. Ardından Şükran gününü bekliyorlardı, sonra tekrar Noel, sonunda hayal kırıklığı içinde ölüp gidiyorlardı”

Stockdale “Bu çok önemli bir derstir, sonunda başaracağına dair inancını asla kaybetmemelisin. Kaybedersen ayakta kalamazsın. Ama bir yandan da o an içinde bulunduğun durumun ortaya koyduğu acı gerçekler neyse, onlarla yüzyüze gelmek için gereken disipline de sahip olacaksın” diyor.

Stockdale Paradoksunu oluşturan zıt ama iç içe geçmiş temel prensip şudur: Şartlar ne olursa olsun asla pes edip, yenildim deme. Bir gün kazanacağına olan inancın, umudun asla azalmasın. Ancak o anda da ne yapman gerekiyorsa onu, hatta en iyisini yap.

Evde kaldığımız şu günlerde Stockdale Paradoksu’nun bana öğrettiği, bahçeme ektiğim soğanlar uzadığında evden çıkacağıma dair bir umut beslemek değil, en güzel soğanları nasıl yetiştirebileceğime odaklanmam oldu.

Sevgilerimle…

 

 

Benzer Haberler

Facebook'ta Biz

Çanakkale Rent a Car Banka Kredisi diş rehberi Bozcaada Otelleri Bozcaada Otelleri Bozcaada Pansiyonları