17 Nisan 2024 - Hoş geldiniz

PSİKİYATRİST GÜLSEREN BUDAYICIOĞLU GELEN ELEŞTİRİLER ÜZERİNE AÇIKLADI: ”NİÇİN TELEVİZYON SEKTÖRÜNE GEÇTİM?

Ana Sayfa » GÜNCEL » PSİKİYATRİST GÜLSEREN BUDAYICIOĞLU GELEN ELEŞTİRİLER ÜZERİNE AÇIKLADI: ”NİÇİN TELEVİZYON SEKTÖRÜNE GEÇTİM?

Eklenme : 24.12.2022 - 11:47

PSİKİYATRİST GÜLSEREN BUDAYICIOĞLU GELEN ELEŞTİRİLER ÜZERİNE AÇIKLADI: ”NİÇİN TELEVİZYON SEKTÖRÜNE GEÇTİM?

 

Psikiyatrist  Gülseren Budayıcıoğlu ile ilgili yaptığımız programın ardından birden medyada onu öven, başarılarını yere göğe sığdıramayan haberler birbiri ardına gelmeye başladı.

Aşağıdaki haberlerin veriliş biçimi de bu açıdan çok önemli:

Tek kelimeyle sistem, Budayıcıoğlu’na yönelik her türlü eleştiriyi hasıraltı etmeye çalışıyorlar.

Oysa biz şunu söyledik:

Şiddet Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri haline geldi. Tepeden tırnağa bunun örneklerini her an görmek mümkün. Daha bugün Yurtseverlik.Com’da hayvan barınaklarında yaşanan faciaların ayrıntılı biçimde anlatıldığı bir haberi paylaştık. Kendine insanım diyen hiç kimse bu acımasızlığı yapamaz ama yapılıyor işte. Biz şiddet eğiliminin ülkemizde televizyonlar aracılığı ile adeta kışkırtıldığını, doğal hale getirildiğini, içselleştirildiğini söylüyoruz. Bu doğrultuda ünlü psikiyatristimizin dizilerinde de aynı öğenin kullanıldığına dikkat çekiyoruz. Yalı Çapkını adlı dizi bunun en somut örneği. Ayrıca şiddet ille de döverek gerçekleşmiyor. Dizi karakterlerinin her gece gırtlakları yırtılırcasına birbirlerine bağırmaları, hakaret etmeleri, aşağılamaları öylesine sıradanlaştı ki kimse bunun anormalliği konusunda tek kelime etmiyor.

Diğer önemli ayrıntı dizilerde kaynağı belirsiz zenginliklerin o ailelerin en doğal hakkıymışçasına sunulması. Bilindiği gibi bu zengin karakterler Boğaz’da yalılarda kalabalık bir aile olarak yaşıyorlar. Şimdiye kadar hiçbirinin çalışmak amacıyla işe gittiğini, para kazanmak için emek verdiğini görmedik. Burada da ”yahu bu değirmenin suyu nereden geliyor?” sorusu kesinlikle sorulmamak üzere ortadan kaldırılmış durumda. Aynı şeyi yirmi yıldır iktidarın yönetim anlayışı çerçevesinde belli ailelerin, karar vericilere yakın sülalelerin akıl almaz biçimde zenginleşme sürecinde de görmüyor muyuz? Dizilerdeki ihtişamlı yaşamlar, gündelik hayatta çalarak, başkalarının hakkını yiyerek zenginleşenlerin kepazeliklerini adeta temize çekercesine, her akşam izleyicisinin kafasına vura vura bu anormalliği doğal hale hale getiriyor. Oysa Türkiye tarihinin en ağır ekonomik kriziyle boğuşuyor ve milyonlarca yurttaş açlık sınırında yaşam mücadelesi veriyor. Budayıcıoğlu’nun dizileri dahil ana akım televizyonlarda ”gerçek hayattan alınmıştır” ibaresiyle kitlelere yutturulan senaryoların toplumun bugün başına gelen felaketlerle uzaktan yakından bir ilgisi yok.

Ayrıca önceden vurguladığımız üzere Gülseren Budayıcıoğlu bir tıp insanıdır, psikiyatristir. Açıkça söylemektedir ki  şu anda yayınlanan dizilerdeki karakterler kendisine şifa bulmak üzere gelen hastalarının mahrem hikayeleridir. Bir doktorun, hastalarının sorunlarını anlatırken ortaya koydukları sıkıntıları dizilere konu etmesi ve bunu övünülecek bir şeymişçesine ”gerçek hayattan alınmıştır” cümlesiyle her akşam ekranlara çakması yanlıştır, ayıptır ve etik dışıdır. Doktor kimliğini taşıyan bir kişinin ”televizyon sektörüne geçtim” savunmasıyla, hastalarının aralarında kalması gereken en özel bilgilerini bu şekilde ifşa etmesi kabul edilmesi mümkün olmayan bir durumdur.

 

İŞTE BUGÜN MEDYADA YER ALAN PSİKİYATRİST GÜLSEREN BUDAYICIOĞLU İLE İLGİLİ HABERLERİN VERİLİŞ BİÇİMİ: ”NİÇİN TELEVİZYON SEKTÖRÜNE GEÇTİM?

 

Kitaplarını ‘İstanbullu Gelin’, ‘Doğduğun Ev Kaderindir’, ‘Masumlar Apartmanı’, ‘Kırmızı Oda’ ve ‘Camdaki Kız’ isimleriyle dizileştirilen ünlü psikiyatr ve yazar  Gülseren Budayıcıoğlu, terapi yaptığı hastalarının hayatlarını bu dizilere uyarlıyor.  Gerçek hayat hikayelerinin senaryolaştığı diziler ise izlenme rekorları kırıyor.

Danışanların hayatlarının dizilere konu edilmesini etik bulmayan meslektaşları ise Budayıcıoğlu’nu eleştiriyor.

Gülseren Budayıcıoğlu, Ahmet Mümtaz Taylan’ın sunduğu “Empati” programına katıldı.

Televizyon sektörüne neden girdiğini anlatan  Budayıcıoğlu “Televizyon ile ilişkim bana yeni bir hayat oldu. Bu yola çıkmamın amacı insanlara bilmediklerini, göremediklerini ve duyuramadıklarını duyurmak istemekti” dedi

Budayıcıoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Yıllardır bu işi yapan biri olarak insanların hayatın içinde çok zorlandığı dönemler olduğunu biliyorum. Kendim de böyle dönemler çok yaşadım. Zorlandığımız dönemlerde psikiyatriste gidebilmek geleceğimiz için çok önemli olabiliyor. Ülkemizde çoğu insan bunu yapamayabiliyor.”

Budayıcıoğlu dizilerinin bu kadar izlenmesinin arkasında yatan en büyük neden olayların tamamının gerçek hayat hikayelerinden şekilleniyor olması. Bu hikayeler de Gülseren Budayıcıoğlu’nun terapi yaptığı hastalarının hayatları.

Ülkenin en ünlü psikiyatrlarından biri olan Gülseren Budayıcıoğlu aynı zamanda çok da başarılı bir yazar.

Danışanların hayatlarının dizilere konu edilmesini etik bulmayan meslektaşları bu konu üzerinden Budayıcıoğlu’nu bir hayli eleştirse de ünlü psikiyatr bu sezona da dizileri ile damgasını vurmuş durumda.

Budayıcıoğlu'nun başarılı olduğu bir diğer alan da yazdığı kitaplarının dizilere uyarlanmasını sağlamak. İzleyicinin çok sevdiği İstanbullu Gelin, Masumlar Apartmanı, Camdaki Kız, Yalı Çapkını gibi dizilerin birçoğu Gülseren Budayıcıoğlu'nun kitaplarından uyarlama.

Tabii bu dizilerin bu kadar tutuyor olmasının nedenlerinden biri de ülkece psikoloji bilimine bir şekilde kafayı takmış olmamız. Zengin kızlı fakir oğlanlı içerikleri de tercih etmek istemeyen izleyici çareyi Budayıcıoğlu dizilerinde buluyor.

Danışanların hayatlarının dizilere konu edilmesini etik bulmayan meslektaşları bu konu üzerinden Budayıcıoğlu'nu bir hayli eleştirse de ünlü psikiyatr bu sezona da dizileri ile damgasını vurmuş durumda.

Ahmet Mümtaz Taylan’ın ‘Empati’ isimli programına konuk olan ünlü psikiyatr ve yazar “Televizyon ile ilişkim bana yeni bir hayat oldu. Bu yola çıkmamın amacı insanlara bilmediklerini, göremediklerini ve duyuramadıklarını duyurmak istemekti” demiş.

Ahmet Mümtaz Taylan'ın 'Empati' isimli programına konuk olan ünlü psikiyatr ve yazar "Televizyon ile ilişkim bana yeni bir hayat oldu. Bu yola çıkmamın amacı insanlara bilmediklerini, göremediklerini ve duyuramadıklarını duyurmak istemekti" demiş.

Travmatik hikayeleri ile izleyicileri ekranlara kitlemeyi başaran Gülseren Budayıcıoğlu, Ahmet Mümtaz Taylan’a hastalarını ve doktorluğu da çok özlediğini, tekrardan doktorluğa dönmek istediğini de söylemeden geçmemiş.

Travmatik hikayeleri ile izleyicileri ekranlara kitlemeyi başaran Gülseren Budayıcıoğlu, Ahmet Mümtaz Taylan'a hastalarını ve doktorluğu da çok özlediğini, tekrardan doktorluğa dönmek istediğini de söylemeden geçmemiş.

“Yıllardır bu işi yapan biri olarak insanların hayatın içinde çok zorlandığı dönemler olduğunu biliyorum. Kendim de böyle dönemler çok yaşadım. Zorlandığımız dönemlerde psikiyatriste gidebilmek geleceğimiz için çok önemli olabiliyor. Ülkemizde çoğu insan bunu yapamayabiliyor.”

“Yıllardır bu işi yapan biri olarak insanların hayatın içinde çok zorlandığı dönemler olduğunu biliyorum. Kendim de böyle dönemler çok yaşadım. Zorlandığımız dönemlerde psikiyatriste gidebilmek geleceğimiz için çok önemli olabiliyor. Ülkemizde çoğu insan bunu yapamayabiliyor.”

 

İLGİLİ HABER:

Benzer Haberler

Facebook'ta Biz

Çanakkale Rent a Car Banka Kredisi diş rehberi Bozcaada Otelleri Bozcaada Otelleri Bozcaada Pansiyonları