Erdoğan’ın Beştepe’deki Saray’ının nasıl para akıtılarak yapıldığı defalarca yazıldı çizildi.
Ülkenin ağır bir ekonomik krizden geçtiği süreçte buraya harcanan paranın israf noktasına ulaştığını söyleyenler iddialarında hiç de haksız değillerdi.
Öyle görünüyor ki Saray’ın çatısından tuvaletlerine kadar kullanılan malzemenin, işçiliğin kalitesinden kuşku duymak neredeyse olanaksız bir durum. Bu açıdan düşünüldüğünde her şeyin en iyisi ve en pahalısı kullanılarak inşa edilen Saray’da çürüyecek, bozulacak bir şeyler bulmak mümkün olmasa gerek. Buraya malzeme veren firmaların yarın olumsuz bir durumla karşılaşmamak için azami çabayı harcadıklarını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Tablo böyleyken Saray’ın en ihtişamlı salonunda dün 29 büyükşehir belediye başkanının katıldığı toplantıda, konukların oturacakları koltukların da aynı konforda ve rahatlıkta olması aklın, mantığın bir gereği gibi durmuyor mu?
Hayır öyle olmadı.
Dün Erdoğan’ın başkanlığında toplanan konuklar masaya harf sırasına göre yerleştirildiler.
Yani kimin hangi koltuğa oturacağı önceden belirlendi. İşte bu hazırlıktan sonra ne ‘tesadüftür’ ki Ekrem İmamoğlu’nun oturduğu koltuk kırıldı. İmamoğlu’nu kollarından tutan Yılmaz Büyükerşen ve Tunç Soyer onu yerden kaldırdılar.
Herhangi bir çay bahçesinde bile olması biraz zor görünen olay ihtişamın, gücün simgesi olarak inşa edilen Saray’da gerçekleşti ve o önemli toplantıda İBB Başkanı’nın koltuğu kırıldı.
İmamoğlu konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
”Oturduğumuz koltuk durup, dururken kırıldı. Sayın Cumhurbaşkanı israf yaptın dedi. Ben de bu israf değil, sandalye kırık dedim. Olsun ikinci sandalyeye daha sağlam oturuyoruz dedim. Bu tabi öyle bir magazin durum oluştu. Sandalye niye kırıktı? Onu Cumhurbaşkanlığı araştırsın. Oturduğumuz yerler belliydi.”
İmamoğlu’nun açıklamasında üç husus çok dikkat çekici:
1-Koltuk durup dururken kırıldı.
2-Oturduğumuz yerler önceden belliydi.
3-Koltuğun niçin kırıldığını Cumhurbaşkanı araştırsın.
Bu üç ayrıntıların yorumunu okuyucularımıza bırakıyoruz.
