26 Nisan 2024 - Hoş geldiniz

SÖNMEZ ÇETİNKAYA YAZDI- BİLİM VE SİYASET

Ana Sayfa » GÜNCEL » SÖNMEZ ÇETİNKAYA YAZDI- BİLİM VE SİYASET

Eklenme : 03.05.2023 - 20:08

SÖNMEZ ÇETİNKAYA YAZDI- BİLİM VE SİYASET

 

Cumhuriyet’imizin ikinci yüzyılına girmeye birkaç ay kala, yeni bir seçimin eşiğindeyiz. Birkaç gün sonra sandıklara gidilecek ve Cumhuriyet’in kurucularının yüz yıl önce başlattığı parlamenter demokratik düzenin altı yıl önce terk edilmesi ardından kurulan başkanlık rejimine göre cumhurbaşkanı ve milletvekilleri seçilecek.

İlk oyunu yaklaşık altmış yıl önce, 1965 seçimlerinde kullanmış bir yurttaş olarak son birkaç haftadır süren siyasi parti kampanyalarına baktığımda, siyasetçilerin kullandığı dil ve davranış tarzları düzeyinin ben ve yaşıtlarım için çok yadırgatıcı, hatta çok üzücü olduğunu not etmek isterim.

Bu durumun nedenleri üzerinde her yurttaşın elbette farklı düşünceleri olabilir. Bana göre, nedenlerin başında, Atatürk’ün kısa yaşamının elverdiği düzeyde gerçekleştirdiği devrimlerin ardından, manevi miras olarak bıraktığı ‘Bilim ve Akıl” okunun gösterdiği doğrultu yerine, özellikle son zamanlarda popülist siyasetin tercih edilmesi gelmektedir.

Nitekim geriye bakıldığında, ikinci paylaşım savaşının hemen ertesinde, dönemin siyasi muktedirlerinin, üzerinden henüz yirmi yıl bile geçmemiş, yani “mürekkebi bile kurumamış”  Atatürk’ün ‘Gençliğe Hitabesi’ndeki uyarılara aldırmadığını söylemek yanlış olmaz. Halbuki o muktedirlerin çoğu, Atatürk’ün Cumhuriyet’i kendilerine emanet ettiğini bizzat işiten ilk nesil gençlerdi. Ne yazık ki, ikinci paylaşım savaşı ertesi oluşan yeni dinamikleri kavrayamadıkları için, ilerici gençlere yaşamı dar ettiler.

Bunun en tipik örneği, Atatürk’ün “toplumu yeniden inşa” sürecinin en değerli unsurlarından biri olan eğitim ayağında, nüfusu az köylerde eğitim ve öğretim verecek eğitmen yetiştirmek üzere açılan ‘köy eğitmenleri kurslarını; ardından Cumhuriyet Aydınlanmasının en değerli projesi olan Köy Enstitülerini kapatmak için aldıkları kararlardır.

Halbuki,  ‘bilim, felsefe, sanat ve zanaat’ gibi, yaşamın temelleri üzerinde üretici insan yetiştirme programı ile çalışan Köy Enstitüleri korunup geliştirilebilmiş olsaydı, ‘Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetin ikinci yüzyılına girilirken, yaşamın birçok alanında hangi düzeyde olunurdu’, sorusu yurtseverlerin yüreğini yakmaya devam ediyor.

Nasıl yanmasın! Günümüz muktedirlerinin içi boş söylem ve böbürlenmelerine karşın, artık o kadar açık ki; son yıllarda, yaklaşık 170 ülkeyi kapsayan ve farklı birçok alanda gelişmişliği ölçen küresel endekslerde, ülkemiz şimdilerde genellikle yer bulabildiği 90-100.cü sıralardan kurtulup bir türlü yukarılara tırmanamıyor

Oysa bilim ve siyaset arasındaki ilişkiler toplumların örgütlenme tarzını belirler. Bu önermenin bir gerçekliği olarak, geçen yüzyılın sonlarından bu yana bilim ve siyaset arasındaki ilişkilerin hızlı bir değişimden geçtiğine tanık olunuyor.

Genel olarak doğanın sorgulanması ile ilişkilendirilen bilim, doğanın kavranabilirliğine duyulan inancın bir ifadesidir. Bir diğer ifadeyle bilim, yaşamdaki deneyimlerin her bir öğesini yorumlarken başvurulabilecek, tutarlı, mantıklı ve zorunlu bir genel düşünceler sistemi oluşturmayı amaçlar. (i)

‘Doğa’ kavramı kültürden kültüre farklılık gösterse de, yirmi birinci yüzyılda erişilen küresel iletişim sayesinde, dünyanın neresinde olunursa olunsun, eskisinden bir hayli farklı bir doğa, dolayısıyla farklı bir bilim kavrayışına erişilmiş bulunuluyor. Klasik doğa anlayışı, bir sistemin, iyi tanımlanmış koşullar altında, belli bir yol izleyeceği ve değişkenlerde küçük bir değişikliğin, sonuçlarda da buna benzer sonuçlar oluşturacağı düşüncesi barındırıyordu. Halbuki artık, bu düşüncenin sadece basit ve ideal durumlarda geçerli olabileceği anlaşılmış bulunuyor.

Şimdilerde, genel olarak sistemlerin doğrusal olmayan yasalar uyarınca apansız geçişlerle, kendi kendini örgütleme ve öngörülemez, karmaşık davranışlar sergileyebildiğinin fark edilmesi sonucu bilimsel bakış açılarında da kökten değişiklikler ortaya çıkmaya başladı.

Bu gerçeklik, küresel çerçevede, hem bilim, hem de siyasetle ilintili ideolojilerin krize girdiklerini gösteriyor. Ayrıca doğa bilimleriyle, toplum bilimlerini birbirlerine daha da yakınlaştırıyor. Bir diğer söylemle, doğa bilimlerinin evrimsel karmaşık sistemlerden hareketle ortaya koyduğu yeni kavramsal çerçeveler toplum bilimlerine tutarlı bir düşünce kümesi sunuyor.

Unutulmamalıdır ki; ‘hakikat’i, yani ‘şeylerin altında yatan’ı keşfetmenin araçları arasında bilimin bir eşi daha yoktur. Ancak önemli olan sadece bu keşif değildir. Bilimciler, gezegenimize, gelecek kuşaklara ve savunmasız kitlelere karşı da sorumluluk taşımaktadırlar. O yüzden, geçmişte çoğu zaman olduğu gibi, bilimcilerin, günümüzde de, gözlerinin önünde olup bitenlere genellikle sessiz kalmaları kabul edilemez.

Bu noktada yanlış anlaşılmamak için, son zamanlarda, sadece bizde değil, yabancı medyada “siyaset bilimcisi” markasıyla, boy gösterip, her konuda bir  şeyler söylemeyi adet haline getirmişleri dışarıda tuttuğumu vurgulamak isterim. Çünkü, ne zaman izlemeye kalksam, bunların çoğunun  söylemlerinde yer verdikleri bazı önermeleri duyduğumda kusura bakmasınlar ama, Nietzsche’nin matematiğe dair sözlerini hatırlıyorum.

Hatırlatmak gerekirse 19.yüzyılın bu büyük filozofu, ‘matematiğin, insanın kendisini bilmesi dahil, nihai bilgiye sahip olmasının en doğru yöntemi’ olduğuna işaret etmiştir.

Sonuç olarak söylemek gerekirse, siyasetin ‘rasyonel’ temelini kavrayabilmek için, 19.yüzyılda Fransız matematikçi-filozof August Comte’un, astronomi üzerinden biçimlendirdiği ‘sosyo-fizik’ modeline, yeni  bilimsel bulgular çerçevesinde dönülmesinin kaçınılmaz olduğu zamanlarda olunduğu anlaşılıyor.

Günümüzde, dünyanın karmaşık ve öngörülemezliğinin ortaya çıkmasından ötürü yeni bir matematiğe ve doğa bilimlerinde yeni deneylerin yapılmasına ilgi göstermeyen toplumların çağdışı kalacağını söylemek için ise kahin olmak gerekmiyor.

 

 

  • Mayor, F., A.Forti, “Bilim ve İktidar”, Çev: Mehmet Küçük, Tübitak

Popüler Bilim Kitapları 48, 8.Basım, Ankara, Eylül 2000.

 

Benzer Haberler

Facebook'ta Biz

Çanakkale Rent a Car Banka Kredisi diş rehberi Bozcaada Otelleri Bozcaada Otelleri Bozcaada Pansiyonları